10 Temmuz 2007

ADD, Heykel, CHP


ADD, Heykel, CHP


Geçen hafta gazetemizde yer alan Kubilay Kaplan haberi: Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD) Torbalı Şubesi Başkanı Zeynel Bavuk Atatürkçü Düşünce Derneği’nin bağımsız bir sivil toplum kuruluşu olduğunu belirterek, “Bizim dışımızda gelişen olayların derneğimize kadar lanse edilmesi bizleri çok üzüyor. ‘Sözde Atatürkçü’ şeklindeki nitelendirmelerin kendilerini yıpratamayacağını savunan Bavuk, “Çok hassas bir dönemden geçmekteyiz. Biz dernek olarak bu kritik önemde bile tarafsızlığımızı korumuş olup Atatürk ilke ve devrimlerinin önde gelen mirasçıları olarak özde Atatürkçülüğün gerektirdiği her şeyi kendimize görev bilmiş bulunuyoruz… Özellikle Türkiye’nin seçime gittiği bu dönemde Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün adının geçtiği her cümlenin bin kez düşünülüp bir kez konuşulması gerekir. Ulu önderimizi seçim propagandası lehine kullanmaya çalışan herkesi kınıyor ve bu konuda başta Torbalı’da bulunan siyasi parti ilçe başkanları olmak üzere herkesi sağduyulu olmaya çağırıyoruz. Türkiye’nin bu süreçte en çok sağduyu ve beraberliğe ihtiyacı var.” Şeklinde konuştu.


ADD Bşk. Bavuk, tarafsızlıklarını koruduklarından bahsetmiş. Ve yukarıda yazımın merkezine oturacak koyu yazılan yeri söylemiş. Ya biz başka bir gezegende, ülkede mi yaşıyoruz ne tarafsızlığı? Son yaptığınız mitingler sizin CHP ve DSP tarafı olduğunuzu şafak vaktindeki kabak çiçeği gibi göstermedi mi? Size yakıştırılanlardan kurtulmak için önce dernek başkanınızı değiştirin ya da bir şey söyleyin. ADD Gn. Bşk. Şener Eruygur kim? Jandarma eski Genel Komutanı/ 2003-2004 sezonundaki Sarıkız-Ayışığı isimli iki darbe planı ortaya çıkan emekli Paşa… Son yıllarda emekli askerlerin adının karıştığı pek çok olay ortaya çıkarılıyor. Darbe sevdalıları, cephanelikler, bombalama eylemleri, Danıştay saldırıları, adam kaçırma, vs. Son günlerde en çok ismini duyduğumuz ise Mersin de ölmeye ve öldürmeye yemin ettirerek üye kaydeden Vatansever Kuvvetler Güç Birliği. ADD ile VKGB arasında ya da ADD bşk. Eruygur arasında nasıl mı bağlantı var? Şöyle “VKGB'nin bir dönem yöneticiliğini yapan emekli albay kimdi? Silah üzerine "ölme ve öldürme yemini" yaptıran yani "saksıda eylemci" yetiştiren Fikri Karadağ! Muzaffer Tekin ve "Ümraniye Cephanelikçisi" Oktay Yıldırım'la "Gayrı Nizami Harp" hatırasında görüntülenen Fikri Karadağ'dan söz ediyoruz...


"Fikri Albay"ın bir de neyi meşhurdu? 13 bin 500 kişilik "vatan haini" listesi yani fişlemeleri!” Türkçesi: Batı Çalışma Grubu kalıntısı fişlemeler! BÇG'yi deşifre eden H.C.Güzel, hangi ünlü emekli komutanın bakan, milletvekili ve bürokratları fişlediğini ortaya çıkarmıştı? Kimdi bu kişi?
El Cevap: Cumhuriyet mitinglerinin organizatörü/ADD Genel Başkanı/Jandarma eski Genel Komutanı/ 2003-2004 sezonundaki Sarıkız-Ayışığı muhtıra girişimlerinin öncüsü Emekli Orgeneral Şener Eruygur!” Ha bir de Asker kaçağı olduğu ortaya çıkan Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD) Disiplin Kurulu Başkan Yardımcısı Bülent Öcal vardı unutmadan yazalım. Hani elinde “ordu Irak’a” yazılı döviz taşıyan şahıs! Tarafsızlık ha! Bari hiç ses etmeyin, böylece hezeyanlarınızı hatırlamayalım. Ulu Atatürk’ün büyük bir öngörü ve sertlikle mücadele ettiği “ya askerlik ya siyaset” düsturunu dahi hiçe sayanlar hem Atatürk adına konuşma yetkisini kendilerinde buluyor hem de başkalarının konuşmama yönünde telkinde bulunuyorsunuz. Siz kimsiniz ya? Bu yetkiyi nereden aldınız? Bu ülke için en büyük değerlerden biri olan Atatürk’ü tekelinize alıp, başkalarının sevgisini, saygısını, atası hakkında konuşmasını kısıtlayabilme hakkı sizin mi yani? Şimdi kahvede, bakkalda, çarşıda Türk halkı “Atatürk şimdi yaşıyor olsaydı…” türü cümleler kurmadan önce sizden zin mi alacak?


Tarafsızlıkmış! Peki organize ettiğiniz ve c.başı sayın Sezer’de alınan yüklü ödenekler kullanılarak, yazdırıldığını düşündüğüm “Gün gelecek, devran dönecek, AKP hesap verecek” yine bşk. Yrdc. Olan Nur Serter’in seslendirdiği, “milli devrim, milli hükümet” gibi en hafiflerini seçtiğim pankart ve konuşmalara ne diyeceğiz. En son Ankara Kocatepe ve Manisa da şehit cenazelerinde hükümetin bakan ve temsilcileri ile TBMM BŞK. Bülent Arınç’ı yuhalayarak, hem şehitlerin ruhunu inciten. Hem hükümet temsilcilerini yıprat için organize edilen kişiler ADD ve CHP gençlik kolları ile dilimin varmadığı bir yerlerin karışmış olması tarafsızlığını zedelemedi mi? Ya yine Bşk.nınız Eruygur DSP Gn. Bşk. Zeki Sezer’i İzmir mitingine getirmek ve Deniz Baykal ile birleşme konusunda tekrar masaya dönmesi konusunda taraf değil miydi? Üstelik PKK toplantılarında şarkılar söylediği tespit edilen Edip Akbayram’a konser verdirerek…


Peki ADD’ye görmediği birkaç Atatürk istismarını biz yazalım da belki tepki koyarlar! Geçen Ankara Kızılay da Güven Park’ın hemen yanında Çankaya Kaymakamlığı’nın da bulunduğu sokak olan Kumruklar sk. Girişinde Ata’nın kalpaklı bir fotoğrafı dört köşesinde CHP yazıları ve amblemleri ile bezenmiş şekilde asılmıştı. Hele İstanbul K.Çekmece Florya Basın Sitesi yanından anonslar yaparak geçen CHP otobüsü üzerinde “Atatürk ve Cumhuriyet kazanacak” yazıyordu. Şimdi bu istismar değil mi? Ne yani şimdi CHP baraj altında kalınca ya da ikinci, üçüncü parti olunca Atatürk kaybetmiş mi olacak? Böyle bir istismara ve Ata’yı küçük düşürücü durum karşısında hiçbir yetkilinizin açıklamasını duymadım-okumadım. Hadi bunları görmediniz! Peki bu ilçede hem de Belediye Bşk. Tarafından Atatürk’ün maneviyatına yapılanı da mı görmediniz! Şimdi tüm Türkiye’nin bildiği “heykel” skandalını duymadık demeyin sakın.


Diyelim ki belediye bşk. Uygur o zamanlar DHA için yaptığı açıklamada, “Burada olan heykel eski olduğu için yenisini yaptırdık. Arkadaşlar bana bir sürpriz yapmak istemiş, ama bana benzetememişler. Kesinlikle ben ve eşim değiliz” demişti. CHPli olduğu için doğru kabul ettiniz. İyi de o zaman heykeltıraş için ya da belediye’nin heykelin yapımını denetleyen ve meydana monte edilene kadar sorumlu olan görevliler hakkında şikayetçi olduğunuz, girişimde bulundunuz da biz mi duymadık?




Cenk SARIGÖL

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

İnsanlık konuşma ve yazıyla yani iletişimle birlikte teknolojik gelişim sağlayabilmişlerdir. Medeniyet ise bu hasletleri hoşgörü, sevgi ve ahlaklı kullanmakla olur.