2 Haziran 2008

Suç Üstü Yakalandılar

Suç Üstü Yakalandılar
Telekulak, Öndergate, Kocakulak diye yaygara basan CHP Yöneticileri suçüstü yakalanmışlardır. Salaklık, ihtiyarlık, bunama, teknolojik cahillik diye birçok kişi tarafından nitelenen olayla birlikte Vakit Gazetesi’nin olayın aslını açıkladığı 3 günlük sürede CHP Genel Başkanı ve hiç başbakan olamamış ana muhalefet lideri Deniz Baykal nasılda ipe – sapa gelmez iddialarla ortalığı germişlerdi. Hatta Sayın Baykal dinlemenin hangi araçlarla yapıldığını, ne tür teknolojiler kullanıldığını bile sıralamıştı. Kimsenin aklına işin bir salaklık yada aymazlıktan kaynaklanabileceği gelmedi. Önder Sav Vakit yazarı Serdar Arseven’in Peygamberimiz ve Hac konusunda açıklama almak için aradığında telefonunu açık şekilde sehpaya geri koymuştu! Böylece Bolu eski valisi Ali Serindağ ile aralarında geçen konuşmalar, vakit muhabirleri tarafından notlarına aktarılmıştı.

Müslümanlar (CHP içinde üye ve yönetici olarak bulunanlar bile rencide oldular. Olmayanlar için bir şey yazardım ama bıktım davalardan!) Sav ve Partisinden özür beklerken, en azından erdemlilik edip, uygun yeri üzerine oturması gerektiğini düşünürken adamlar üste çıkmak için saldırıya geçti. Arkası boş ve tamamen kendi saloşluklarından kaynaklanan bu olay üzerine başladılar yaygaraya, velveleye... Bu ülkede herkes dinleniyordu! Kimsede dinlenmediğini düşünecek kadar ehemniyetsiz olmadığına göre çıkıp, “ben dinlenmiyorum, neden beni dinlesinler ki?” deme cesaretini gösteremezdi! Üstelik bu suçlamalar, AB Uyum Yasaları çerçevesinde özel yaşama müdahale edilmemesi yönünde yasaları çıkaran ve özel hayatlarının gizliliğine itimam gösteren Ak Parti’ye yapılıyordu. Sanki bundan 7-8 sene önce, gazete manşetleri en çok neyin üzerine atıldığını unutan bir toplummuşuz gibi. Doğan Medyası vesair medya ise olayın üzerine abandı adeta. CHP bağırdı, onlar mikrofon görevi gördü.AKP’nin “gelin meclis araştırma komisyonu kuralım. Suçluları en ağır cezaları verelim” teklifine atlaması gerekenler atlamadı. Ama yaygaraya devam ettiler. Vakit Gzt.si açıklama yapıncada “biz o kadar salak mıyız? ‘Yes’ tuşuna basmış olsam telefon tekrar çalmazdı” gibi komik gerekçeler ortaya döktüler.

Oysa işin daha vahimi kendini hala tek parti döneminde sanan CHP ve tek parti dönemi uygulaması olan valilerin doğal CHP il bşk. olduğu zamandan kaldığını sanan bir merkez valisi yerel seçimleri nasıl kazanacakları yolunda Önder Sav ile görüşüyordu. Kadrolaştığı, atamaları buna göre yaptığı, devleti ele geçirdiği suçlamalarına maruz kalan hükümet döneminde tam 5 yıl görevden alınmayan bir vali bu. Nasıl kadrolaşmaysa artık. Bakanı karşılamadığını, AKP belediye hizmetlerini engellemeye...

Gerçeğin ortaya çıkmasıyla yüzlerinin kızarması beklenenler, özür dileyip, gereksiz halkı gerdiğini itiraf ederek, erdemli bir duruş takınması gerekenler susmadı. Bir boçalama yaşadılar, gurup toplantısını iptal ettiler, Kemal Anadol basın toplantısına gelmedi, ‘gensoru’ vermekten vazgeçtiler (bide vazgeçmeseler ne komik olurdu!). Teknoloji cahilliği de ayrı bir iş. Kardeşim madem dinlendiğinizden şüpheleniyorsunuz, gider karşı casusuluk cihazları ile bunu önleyebilirsiniz veya dinleme cihazlarını bulabilirsiniz. Hatta dış dinleme, lazer titreşim algılayıcı harici, mobil dinlemelerin yerini bile tespit edip, suçüstü yapabilirsiniz. Zaten ben anamuhalefet partisinin bunu genel merkezinde uyguluyor olduğunu düşünmek istiyorum. Zira sizi sadece iktidar veya diğer muhalefetteki rakipleriniz dinmez. Başka ülkelerin ajanlarıda sizin projelerinizden, kazara iktidara gelseniz yapmayı düşündüklerinizi bilerek, strateji geliştirmek isteyebilir.

YÖN Radyoda Murat Taylan'ın sorularını yanıtlayan CHP Grup Başkanvekili Kemal Kılıçdaroğlu, Turkcell'e başvurduklarını açıkladı. Kılıçdaroğlu, Turkcell'in ancak mahkeme yoluyla kayıtları verebileceklerini bildirdiğini bu yüzden de taleplerine olumlu yanıt vermediklerini anlattı. (adam başka birisinin kayıtlarının 3. Kişi ve kurumlarına mahkeme kararıyla verilebileceğini bilmiyor. Bilse zaten başvuruyu CHP değil Önder Sav adına yaparlardı. Gerçi oda 4 gündür kayıpmış! Diğer taraftan sahi madem dinlendiğinizden şüpheleniyordunuz ve bu hukuka göre suç neden mahkemeye başvurmamıştı CeHaPes) Kılıçdaroğlu, Vakit Gazetesinin mahkemeye başvurmadan 24 saat içinde telefon görüşme kayıtlarını gösteren belgeyi nasıl aldığını sordu.

Burda ayrı bir cahillik yatıyor! Adamın Türktelekom’un ayrıntılı fatura hizmetinden haberi yok. Vakit kendi üzerine kayıtlı ve ayrıntılı gelen faturası hakkında erken bilgi talebinde bulunmuş o kadar. Yani bilgi istediği kendisi, kendi telefonları. Üstelik olay doğru olmasa ve dilekçesinin sonuçunu beklediği sırada Chp ülkeyi gererken Vakit yazarı Arseven bir gazeteciye “olay ortaya çıktığında herkes çok şaşıracak, utanacak, Deniz Baykal Önder Sav’a çok kızacak” diye tiyo bile vermişti. Ülkeyi arkasını araştırmadıkmadıkları büyük bir iddia ile gerdiler. Borozancılarıda buna katılınca gene vatandaşa ceza kesildi. Borsa düştü, döviz çıktı. Sonuçta ne Chp yöneticilerinin nede Baykal’ın inandırıcılığı kalmadı. Yalanla, hükümeti kriz yöntemiylede olsa, ülkeyi ekonomik - sosyal olarak düşürse, iktidar olmak için her türlü yöntemi denemeye hazır gözü iktidar hırsı ile dönmüş siyasetçiler oldukları gerçeğini oynadılar. Bu siyasi yöntemin başarısının olmadığını göremeyecek kadar statükocu, yöneticilerinin çoğu kendilerini içsel değiştiremeyecek, yeniden öğrenemeyecek kadar yaşlı olduklarından Chp düşmeye devam edecektir.

Utanan var mı bilmem! Lakin Baykal Sav’a çok kızmıştır! 5 gün önce Önder Sav ve Deniz Baykal dinleniyormuydu bilmiyorum. Kesin bilrdiğim ise şu sırakar her ikiside çok iyi DİNLENİYOR! Biri evinde birinin yerini bilmiyorum.

Cenk SARIGÖL

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

İnsanlık konuşma ve yazıyla yani iletişimle birlikte teknolojik gelişim sağlayabilmişlerdir. Medeniyet ise bu hasletleri hoşgörü, sevgi ve ahlaklı kullanmakla olur.